SON DAKİKA



Haber > Spor > Mucize Türk Mehmet Atalay!

Mucize Türk Mehmet Atalay!

19 Mart 2015 Perşembe - 10:09








Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü döneminde deyim yerindeyse kellesini ortaya koydu... Türk sporunu dünyanın vitrinine taşımak için ter döktü... 'Mucize Türkler'den biri olarak anıldı.

Devrim niteliğindeki organizasyonlara imza atan Atalay Trabzon’a yönelik dev oyunlar için de öncü rolünü üstlendi. Atalay’ın geleceğe dönük çalışmaları arasında parmak ısırtacak projeler var.

Mehmet Atalay… Trabzon’un bağrından çıkan, ülkenin önemli bürokratlarından bir tanesi. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü döneminde Trabzon’un yanı sıra ülke sporunda büyük organizasyonların yapılmasına ön ayak olan, Türkiye’yi dünya vitrininde sporun cazibe merkezi haline getiren Atalay AK Parti Trabzon milletvekili aday adayı sıfatıyla her zamanki gibi hizmet aşkıyla yollara düştü. Mehmet Atalay, Karadeniz Gazetesi’ne dobra ve samimi açıklamalarda bulundu. İşte Atalay’ın yaptıkları ve yapacakları….

EN BÜYÜK YATIRIMDI

“Kayseri, Erzurum ve Mersin tarihinde en büyük yatırım Trabzonlu bürokratlar döneminde yapıldı. Bunların kaynağını da biz bulduk. Sponsorluk yasası çıkarttık. Kamu kaynaklarının her birini kullandık. Sadece Maliye’den bunu istemedik. Devlet Planlama Teşkilatı’yla ayrı görüşüp orayı ayrı yatırım programına koydurduk. Maliye’den ayrıca para aldık. Bunun dışında 36 bakanlığı ya da genel müdürlüğü Trabzon için çalıştırdık.”

SEFERBER OLDULAR

“Her birinin bütçesine Trabzon için ayrı ayrı bütçeler kondu. İçişleri Bakanlığının bütçesine polis için ek tedbirler, donanım cihazlar alındı. TEDAŞ Genel Müdürlüğü her alandaki tesislerimize hizmetlerini getirme fırsatı buldu. DSİ Genel Müdürlüğü su ulaştırdı. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü kadastro çalışması yaptı. Ulaştırma Bakanlığı karayolu ve benzeri şeyleri planladı. THY Genel Müdürlüğü yurtdışına uçak seferleri için çalışma yaptı. DHMİ Trabzon Terminal binasını yaptı. Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğü çalıştı. Bütün kurumlar paylaştı.”


50 KATRİLYON HASILAT

“1 katrilyonun içinde değil. Onlar ayrı ayrı. Hangi bakanlık varsa her bakanlık Trabzon’la ilgili ekstra bütçe yaptı. Karayolları Genel Müdürlüğü yolları bitirdi. Ekstra çaba harcadılar. 2011’e yetişsin, Karadeniz Sahil Yolu bitsin diye ekstra tedbirler aldı. Ekstra kaynaklar sağladı. Başka bitmezdi. DHMİ yeni terminal binasını yapmasa biz o organizasyonu yapamazdık. Onlar da yetiştirdi. Ayrıca İddaa diye bir oyun ürettik. Kendimiz sadece diğer bakanlıklara bakmadık. Bu 50 katrilyonu aşan hasılatıyla bu oyunu başlattık. İddaayı biz başlattık.”

YURT DIŞI AKIŞINI KESTİK

“Bu riske kimse girmez. Başbakanına ve bakanına sormadan kimse bu riski alamazdı. Biz o zamanki başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’a sormadık, sadece bilgi verdik. Mehmet Ali Şahin’i de ikna ettik. AK Parti döneminde devlet eliyle kumar oynatılıyor denebilirdi. Çok hassas bir konuydu. Hükümet yıpratılabilirdi. Biz ne yaptık; bu oyun başlamalıydı. Bu oyun Türkiye’de illegal olarak oynanıyor ve paralar yurt dışına akıyordu. Bizim de bu paraları Türkiye’de tutmamız gerekiyordu.”

CESUR OLMAK LAZIMDI


“Yaklaşık 2 katrilyondu hasılat, gittikçe büyüyeceğini biliyorduk. Bu hasılat gittikçe büyüdü. Yurtdışından oynanarak bu hasılat arttı. 6 katrilyon civarında bir hasılatı var. 3 katrilyonu iştirakçilere dağılıyor, 3 katrilyonu da spora geliyor. Trabzon takımlarına, Trabzonspor’a, Ofspor’a bir bürokrat ne kadar katkı sağlayabilir ki? İddaa’dan bu kulüplere sürekli para akıyor. Yılda 2 milyon civarında para geliyor. 200 trilyona yakın da bir kaynak buradan kulüplere sağlanıyor. Bütün bunları yaparken cesur olmamız lazımdı.”

BEDEL ÖDEMEYE HAZIRDIM

“Ben o zaman İddaa oyununu başlatırken önce bakanımız Mehmet Ali Şahin Beye durumu anlattım. Ardından kendisiyle birlikte o zamanın Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a arz ettik. ‘Biz bu oyunu başlattık’ dedim. ‘Başlatalım mı’ diye sormadım. İnisiyatif aldım. ‘Yarın öbür gün bir sorun olursa, bir deli bürokratınız sizin haberiniz olmadan başlattı. Bir bedel ödemek gerekiyorsa ben o bedeli öderim’ dedim. O riski aldım. Bu kadar organizasyonu risk alarak gerçekleştirdim.”

'MUCİZE TÜRKLER' İYİDİR

Dünya Basketbol Şampiyonası’nda da aynı riski aldık. İzmir’de yeni genel müdür olmuşum. Size verilen süre neredeyse bitmek üzere. Ek süre istedik. ‘Biz bu organizasyon için tüm tesisleri yapacağız’ diyorsunuz. Elinizde para yok. Tesisi yapacak araziler bile yok. Biz devreye girdik. 300 milyon bir yatırımı takır takır yaptık. İzmir Büyükşehir Belediyesi Olimpiyat Köyü’nü yapıyor, onları bitiriyor ve yetiştiriyorsunuz. Mucize adamlar oluyorsunuz. Yurt dışında bize ‘Mucize Türkler’ diyorlar. ‘Bunlar her şeyi yapar bitirir’ diyorlar. Bu riskleri takım çalışmasıyla başardık. Hiçbir şeyi tek başımıza yapmadık, tek başımıza organize ettik. Organizasyona aday olurken, düşünürken, bir karar verirken her zaman en öndeyiz. Bunlarla ilgili yerine getirilmesi gereken görevleri bütün kadrolarla birlikte yaptık. Yurt içi veya yurt dışından uzmanları getirerek yaptık. 

AKYAZI DÜNYANIN EN PRESTİJLİ STADI OLACAK 

“Trabzon tesis altyapısı olarak çok büyük tesisler kazandı. Keşke olsaydı diyeceğimiz Akyazı’ydı. O da tamamlanıyor. Akyazı dünyanın en prestijli statlarından biri olacak. Fore kazık çakılarak yapılan ilk stadyum olacak. Deniz manzaralı, gelenlerin gıpta ile izleyeceği bir stat olacak. Trabzon ile ilgili emirlerimiz hiç bitmez. Var olan tesislerin işletmesiyle alakalı. Trabzonspor MP Final Four’a yükseldi. İnşallah Final Four’ı Trabzon’a alacağız. Trabzonspor da aday oldu.

FİNAL FOUR'I BURAYA ALACAĞIZ

TBF Başkanı ve Avrupa basketbolunun patronu Turgay Demirel, ondan da rica ettim. İnşallah Final Four’ı aldığımızda bizim 7500 kişilik salonumuz dolu dolu olacak. Dünyanın, Avrupa’nın her ülkesinin zevkle ve keyifle izleyeceği, reklamımızın yapılacağı Final Four geçireceğiz. Bu, futbolun dışında oluyor. 

32_2

Atalay, Spor Müdürümüz Gökmen Özağcı ve spor yazarımız Miraç Özağcı'ya açıklamalarda bulundu...

TENİSE BÜYÜK DESTEK VERDİK

Tenis  kortlarına biz dünyanın en büyük yıldızlarını yılda 1-2 kez getirebiliriz. Türkiye’de tenis kültürü yok. İstanbul’da Tenis Cup’ı tanıttık. Dünya Tenis Şampiyonası’nı pat diye bize vermezlerdi. Önce alttan başladık. Biz devlet olarak her türlü desteği verdik. Para olarak takviye yaptık. Dünyanın en büyük tenisçilerini Türkiye’ye getirttik.

SHARAPOVA'DAN TANITIMA KATKI

Sharapova’ya 250 bin dolar verdik. İstanbul’un tanıtımına büyük katkısı oldu. Osmanlı kostümü giydirdik. O fotoğraflar dünyayı kasıp kavurdu. Bogaziçi Köprüsü’nü kapatarak Venüs Williams’a maç yaptırdık ve Boğaz Köprüsü’nü tanıttık. Bütün bunlardan sonra Dünya Tenis Federasyonu ‘Artık size Dünya Tenis Şampiyonası’nı verebiliriz’ dedi. Söke söke aldık. Dünyanın en ünlü tenisçileri bu kez zorunlu olarak geldiler. Trabzon’da Trabzon Tenis Cup yapmamız lazım. Dünyanın en ünlü tenisçilerini buraya getirmeliyiz.

YÖREYE LİDERLİK YAPMALI 

Trabzon yöresini tanıtmalıyız. Ayasofya’sıyla, Uzungöl’üyle, Sis Dağı’yla, Sümela Manastırı’yla, Karaca Mağarası’yla, Ayderi’yle bütün yöreyi tanıtmalıyız. Trabzon bütün yöreye liderlik yapmalı. Liderlik yapmaktan kaçınırsa diğerleri Trabzon’u rakip görmeye başlar. Bu uygun değil. Trabzon diğerlerine de yatırım yapılması için teşvik eden bir şehir olmalı. 2 katrilyonluk yatırım yerine 10 katrilyonluk yatırıma talip olup o yöre ile birlikte proje yapıp birlikte istemeliler. Siz bir şey isterseniz, rakip görürseniz Giresun, Rize aynı şeyi ister ancak o zaman isteğiniz kabul olmaz.

HER ŞEYİ GÖZE ALARAK YOLUMDA İLERLEDİM

Formula 1 organizasyonunda da büyük risk aldım. Kanunlarımız, hukuki altyapımız buna uygun değildi. Türkiye bu kadar büyük bir organizasyonu almamıştı. Para vermeniz, teminat yatırmanız gerekiyordu. 25 milyon dolarlık teminat mektubu verdik. Bunu Maliye’den aldık. Karşılığını Maliye hemen ödemedi, bize gönderdi. Biz de kanuni ve hukuki altyapımız olmadığından deruhteyi mesuliyetle ödedik. Bu benim direkt yargılanma sebebimdi. Bunu da göze aldık. Çok şükür yargınlanmadık. Bunun gibi pek çok riski göze aldık. Bu riskin altına girerek başarısız olsaydık bizi paramparça etmezler miydi? ‘Trabzon’u, ülkemizi rezil ettiniz’ demezler miydi. 

EN BÜYÜK HEDEF OLİMPİYAT 

“Bizim nihai hedefimiz olimpiyat. Biz öyle bir çizgi çizdik ki, yıl 2003 hedefte... 10 yılda Türkiye’nin yapamayacağı organizasyon bırakmayacağız. 10 yıl için en çok organizasyon yapan ülke olmak istedik. 2013’e kadar. 2003’te 2020’yi hedef seçtik. Sırayla organizasyonları aldık. F-1, Şampiyonlar Lig finali, Dünya Motosiklet Şampiyonası, Karadeniz Oyunları, Universade, UEFA Kupası, Dünya Basketbol Şampiyonası, Dünya Yüzme Şampiyonası, Dünya Tenis Şampiyonası, Akdeniz Oyunları vs. yapılmadık organizasyon bırakmayacağız ve 2013’te 2020 kararı verilecekti. ‘2020 için elimizi kolumuzu sallayarak gidip çantada keklik olarak gördüğümüz organizasyonu alıp geleceğiz’ dedik. Avucumuzun içine kadar aldık. Ancak olmadı. 

Onursal Başkan Mehmet Ali Yılmaz için ne dedi? Yarın Karadeniz'de...

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap