Trabzonspor’un Galatasaray’ın elinden almakla övündüğü Uğur Demirok’u nedense göremez olduk. Akhisar Belediyespor formasıyla Milli takımlar direktörü Fatih Terim’in gözdesi olan başarılı savunmacının Bordo-Mavili kulüpte kayıpları oynamasına bir anlam verilemiyor. Ersun Yanal ile kan uyuşmazlığımı ya- şıyor bilinmez, ger- çek olan bir şey var ki Uğur’un Trabzonspor kulübesinde pas tuttuğudur. Bordo-Mavili ekibin savunmasının tel tel döküldüğü dönemde adama sormazlar mı “Madem Uğur’u yedek kulübesinin mahkumu yapacaktınız, o zaman Mustafa Yumlu’yu neden gönderip milli futbolcuyu aldınız”?

TRABZONSPOR’U ÇİFTLİK Mİ ZANNETTİN?

Ersun Yanal’ın Kevin Constant’ı kadro dışı bırakması gündeme bomba gibi düştü. Gineli futbolcuyu bu noktaya getiren olayın fitili Kasımpaşa maçından sonra izin istemesiyle yandı. Tabii ki her futbolcu özel nedenlerden dolayı izin isteyebilir, bunda anormal bir durum yok. Ancak normal olmayan Trabzonspor gibi büyük bir kulüpte hocalık yapan Yanal’a posta koyarak izin talep etmesidir. Durumun vahimiyetine bakarmısınız. Constant hocasını rencide edici sözlerle izin talebinde bulunacak, Yanal’da ona eyvallah diyecek. Eğer Yanal, Constant’ı kadro dışı bırakmasaydı hayatının en büyük yanlışını yapardı. Trabzonspor’da ne otoriterliği kalırdı, nede futbolcuların üzerinde bir hükmü. Çok değil geçen sezona bir bakın, Malouda da yıldız havasıyla esti gürledi, Hami Mandıralı tarafından kadro dışı bırakıldı, sezon başında ise Halilhodziç hışmına uğrayarak kulüpten yollanıldı. Şimdi esamesi dahi okunmuyor. O nedenle Trabzonspor’dan kimse büyük değildir, Constant ise hiç değil.