Bir Gün Gelir Seni de Tartar

Ne yaparsanız yapın...
Ne kadar feyik atarsanız atın...
Ne kadar taş ocaklarınızı büyütürseniz büyütün...
Bir gün gelecek o kantar sizi de tartacaktır!
Eninde sonunda Araklı ve Yomra güzergâhlarına da o kantarlar kurulacaktır!
Bundan kaçışınız asla olamayacaktır.
Sizi gidi sizi!
Nasılsa Maçka vadisine kantar kuruluyor, vadiye kantar kurulunca rekabet ortadan kalkar, biz atımızı istediğimiz gibi oynatırız, nasılsa bizim güzergahımızda kantar yok deyip taş ocaklarını büyütenlere seslenelim:
Beyler, bu kadar aceleniz nedir?
Leyleği havada mı gördünüz diyeceğim size ama leyleklerin göç mevsimi değil.
Evet beyler, sizler devletin uyuduğunu, hiçbir şeyin farkında olmadığını mı zannediyorsunuz?
Karayolları sizin durumunuza duyarsız mı kalıyor?
Ya da görmezlikten mi geliyor?
Size haksız rekabet yapma şansını, bu güne kadar başarılarıyla takdir gören Karayolları Bölge Müdürü Mehmet
Aşık verir mi?

AVRUPA’NIN EN UZUN TÜNELİ

Kantardan söz açılmışken yine oradan devam edeyim.
İpekyolu üzerine kurulan ve hizmete yeni açılan Zigana Tüneli malumunuz Türkiye’nin göz bebeği tünellerinden birisi olmuştur.
Çok çok önemli bir görev ifa etmektedir.
O nedenle Zigana Tüneli’ne göz bebeğimiz gibi bakmalıyız.
Tabii ki öncelikle Zigana Tüneli’nin yapımında emeği geçen başta Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız Abdulkadir Uraloğlu olmak üzere geçmiş dönem bakanlık yapanlara ve bölge müdürü Mehmet Aşık’a dolayısıyla emeği geçen kim varsa hepsine teşekkür ediyoruz.
Bu kadar güzelliğin içerisinde zannetmem ama gözden kaçan bir şey var, onu da ben hatırlatmak istedim.
60 veya 70 ton ağırlığında gerek kaya taşıyan gerek çakıl taşıyan gerek mazot taşıyan tankerler tartılmadan her gün göz bebeğimiz olan Zigana Tüneli’ne giriş yapıyorlar.
Acaba diyorum tüneli koruma altına almak için tünelin girişine ya da çıkışına neden tartı istasyonu koyulmuyor?
Tartı istasyonu koyulduğunu farz edersek bu ağır tonajlı dingilleri kaç olursa olsun araçlar ellerini kollarını sallaya sallaya tünelden geçebilirler mi, o güzergahı istedikleri gibi kullanabilirler mi?
Avrupa’nın en uzun tünelini koruma altına almamız hepimizin görevi olsa gerek.

ANLAYANA!

Halk dilinde söylenir “Ölü rahmet bulsun da nasıl bulursa bulsun.” Uzungöl’ün de kaderi rahmete dönüştü.
Malumunuz Uzungöl’e HES yapılacaktı.
Gelinen noktada Uzungöl HES projesinin lisansını bakanlık iptal etti.
Yani Uzungöl’e HES yapılmayacak.
Bakıyorum da bugün bu durumdan vazife çıkaran o kadar kişi ve kurum oluyor ki...
Yazılanları ve konuşulanları duyup görünce ben de şaşırıp beşer oluyorum.
Konuya duyarlılığını her defasında gösteren TÜRSAB Bölge Başkanı Volkan Kantarcı, kendi sosyal medya hesabında “Bu yanlışa kim dur diyecek? Hiçbir şirketin menfaati bölge insanımızdan, stratejik önemi hızla artan sularımızdan, topraklarımızdan, bölgemiz insanının geçim kaynağı olan turizmden daha önemli değildir.”
Anlayana! Nokta.

VELEV Kİ YIKILDI NE OLACAK?

Neymiş bu Cephanelik binasının yanında yapılan ek bina?
Yatıyoruz kalkıyoruz “Yıkım kararı vardı, neden yıkılmadı?”
Velev ki yıkıldı ne geçecek elinize?
Veya yıkılırsa Trabzon’un bütün sorunları mı çözülecek?
Sahi ne olacak?
Şimdi de Ziraat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Cemil Pehlevan konuştu konuyla ilgili.
Anladığmıız kadarıyla yıkımın tasası başkanı almış!
Başkan Pehlevan daha da ileri giderek “Yıkımın parasını ben vereyim, gelin burayı yıkın”
diye de jargon kesiyor!
Vay be! Ne günlere geldik ve kaldık!
Bir de anlamadığım şu: Ziraat mühendisleri odasıyla Cephaneliğin ne alakası var ki, başkan Cemil Bey böyle bir açıklama yapma gereği duydu?

HAKKINI VERİYORLAR

Sizi bilmem ama bana göre Ortahisar Belediyesi sosyal belediyecilik adına güzel hamleler yapıyor.
Kent lokantaları, köy pazarı derken... Bu kez de istihdam yaratmak için tekstil atölyesi kurma projesini hayata geçirecekler.
Zaten bu konuda önemli girişimler yapılıp adımlar atılmış.
Bana göre istihdam için hayati bir proje.
Başkan Kaya ve ekibi bir şey yapmıyor ancak fotoğraf çektiriyorlar diye algı yaratılmaya çalışılıyor ama bana göre Kaya ve ekibine büyük haksızlık yapılıyor.
Eti budu belli olan Ortahisar ilçesinde Ahmet Kaya ve ekibi ellerinden geleni fazlasıyla yapmaktadırlar.
Dolayısıyla sosyal belediyeciliği en iyi şekilde de icra etmeye çalışıyorlar.
Daha ne yapacaklar ki?

DOĞRUYA DOĞRU

KTÜ Rektörü Hamdullah Çuvalcı “Şiddeti önlemek hepimizin görevi” dedi.
Eyvallah hocam.
Sonuna kadar bu duyarlılığınıza ve söyleminize katılıyoruz.
Burada hiçbir sıkıntı yok.
Doğrudur, hepimiz şiddetin karşısında tek vücut olarak durmalıyız.
Amma velakin aynı duyarlılığı sizden yönettiğiniz KTÜ’de de görmek istiyoruz, orada şiddet yok ama baskı var. Orada şiddet yok ama haksızlık ve hukuksuzluk var.
Lütfen hocam bu konulara duyarlılık göstermeniz istenir.

MUMCU TALİMAT VERMİŞ!

AK Parti Trabzon İl Başkanı Sezgin Mumcu, “Telefonuma siber saldırı oldu. Adıma açılan hesabı bana ait değildir. Gerekli kriminal için talimat verdim!” diye sosyal medya hesaplarından bir paylaşım yaptı.
Mumcu’nun paylaşımında kullandığı üsluba bakar mısınız?“TALİMAT VERDİM” Vay anam vay!
Adamdaki ego, kibir, güç zehirlenmesini görüyor musunuz?
Allah göstermesin yarın Mumcu daha üst bir başka göreve getirilse desenize “Yandı gülüm keten helva!”
Ve hala ‘Sezgin Mumcu il başkanlığına devam etmeli’ diye direten Mustafa Şen’e de buradan selam olsun!