Bu Kadar mı Olur Anlamak Mümkün Değil!
Yayın Tarihi: 30.10.2024 - 14:05 | Güncelleme Tarihi: 30.10.2024 - 12:05
Şenol Güneş adına üzülüyorum.
Hem de çok...
Maç içerisinde beyninde oluşan fırtınayı.
Ve ekrana yansıyan o yüz ifadesini anlamak için herhalde müneccim olmaya gerek yok...
Bu kadar mı çaresiz olunur?
İnsanın eli kolu bu kadar mı bağlanır?
Bu kadar mı aciz kalınır?
Yaşanan olumsuzluklara müdahale etmekte bu kadar mı yoksun olunur?
Evet, bu kadar mı?
Türkiye’nin ilk üç teknik adamından birisi olacaksınız...
Kariyeriniz teknik adamlıkta en üst seviyelerde cirit atacak...
Teknik adamlık kariyerinizde önemli başarılar elde edeceksiniz...
Siz çaresizliğe karşı mücadele edemeyip teslim olacaksınız.
Olacak şey mi?
Hani ya derler ya futbolda bazen iki kere iki dört etmiyor.
Sanki Şenol Güneş bugün Trabzonspor’da bunu yaşıyor.
Yani hesap tutmuyor.
BIRAKINIZ BU İŞLERİ
Artık kabak tadı verdi.
Sürekli aynı şeyleri işitiyoruz.
Neymiş efendim Şenol Güneş bu kadroyla başarısız olacağının hesabını kitabını hiç yapmamış mı?
Ya arkadaş hoca hesap yapsa ne olur yapmasa ne olur?
Eldeki kuş bu.
Bu kuşu uçurmaya çalışıyor.
Başka şansı var mı Şenol hocanın?
Şenol Güneş ya bu kuşu uçaracak ya da bu kuş kendisini uçaracak!
Trabzonspor ve Şenol Güneş için çok zor bir süreç işliyor...
Bu zor süreci neden kimse kabul etmek istemiyor onu anlamıyorum.
Adam görev kabul etmese kendisi için “Zaten Trabzonsporlu değildi Beşiktaşlı” dedikodusu yapılıyor.
Görev kabul ediyor, bu kez kendisini “paracı” ilan ediyorlar.
Anlayacağınız hoca için iş “Aşağı tükür sakal, yukarı tükür bıyık” misali yürüyor.
O nedenle diyorum ki Şenol hoca attığı ve atacağı adımın hesabını herkesten iyi yapar.
Kimse bu konuda merak etmesin
YİNE AVUKATLIK YAPIYORUZ
Acaba öyle mi?
Öyle olduğuna pek inanmak istemiyorum da.
Yine de biraz şeytanın avukatlığını yapmak istiyorum.
Önce futbol kadrosunu şöyle bir gözümüzün önüne getirelim.
Transfer edilen bütün oyuncular geldikleri takımlarda oynuyor muydu?
Şecerelerine bakıyoruz, oynamışlar.
Peki oynadıkları takımlarda önde yani yıldız oyuncular mıydı?
Oraya da bakıyoruz, evet diyoruz.
İşte burada şeytanı devreye sokuyoruz.
Şeytan der ki, “Bakınız ciğerlerim mevcut kadronun mevcut oyuncuların bu kadar kötü oynama şansı asla olamaz.”
O zaman işin içerisinde kıble kaçığı olduğunu bizler düşünüyoruz şeytanın söylemine baktığımızda.
Şeytan devam eder, “Ciğerlerim, kadroyu kim oluşturdu ona bakalım. Tabii ki Abdullah
Avcı... Avcı’nın aldığı oyuncular olduğuna göre sizi bilmem ama benim şeytan aklıma sabote
etme hadisesi çok takılıyor.”
Şeytanın söylediğine bakar mısınız?
Şeytan bu, bizim de ister istemez aklımızı karıştırıyor!
Acaba şeytanın avukatlığından istifa mı edelim?
Gerçi istifa etsek ne olur ki? Bu şeytan! Ne zaman ne yapacağı belli oluyor mu?
Ancak söyledikleri yabana atılacak ifadeler de değil, bunu da kabul edelim.
İYİ Kİ KAPTAN VAR
İyi ki Uğurcan varmış.
İyi ki gitmemiş.
İyi ki parayı tercih etmemiş.
Eğer gitseydi.
Eğer paraya teslim olsaydı.
Var ya Trabzonspor’un hali “Yandı gülüm keten helvaya” çoktan dönmüştü!
Kaptan kaptanlığını yapıyor ama tayfası kaptanlarına gerektiği gibi destek olmuyor.
Kaptanlarını öyle bir duruma getirdiler ki, Uğurcan da Göztepe maçından sonra
bir lav patlaması yaşayarak takım arkadaşlarına verdi veriştirdi.
İnşallah takım arkadaşları kaptanlarının söylediklerinden kendilerine düşen payı alırlar diyorum
ZORUNUZ NEDİR NE ACELE EDERSİNİZ?
Trabzonspor’da hangi futbolcu kadro dışı kalacak?
Şu an herkesin merak etitiği konu bu!
Ulan aceleniz ne?
Ne oluyor? Yangın mı çıktı?
Mal mı kaçıracaksınız?
Size ne kimin, kimlerin kadro dışı kalmasından?
Sonra futbolcular kadro dışı kalacak da ne olacak, elinize ne geçecek?
Sizi ilgilendiren ne?
İçerdekiler sizin kadar bu konuları bilmiyor, düşünemiyor mu?
Şu Fenerbahçe maçı bir oynansın bakalım...
Sonrasında herkes eteklerindeki taşları döker.
Unutmayın, acele işe şeytan karışır
HERKES DESTEK OLMALI
Fenerbahçe maçı...
Bana göre Trabzonspor’un her anlamda kırılma maçı olacaktır.
Aklınıza ne geliyorsa...
Hepsi içerisindedir.
Kısacası var olma veya olmama maçıdır.
Camia sen, ben, o, bu, şu demeden bu maça yoğunlaşıp, Trabzonspor’a destek olmalıdırlar.
12’nci adam görevini yapıp Trabzonspor’u hakem son düdük çalana kadar desteklerse, tabi futbolcular da yüreklerini koyacaklar oyuna, benim inancım odur ki kimsenin skor olarak favori göstermediği takımımız Akyazı Papara Stadı’ndan başlarımızı dik çıkaracaktır.
Bunda benim hiç şüphem yoktur. Bu maç kesinlikle kazanılmalıdır.
Ve şunu da diyorum, böylesine derbi maçlarında ‘yenemiyorsan yenilme’ mantığı da unutulmamalıdır.