SON DAKİKA
SON DAKİKA


Siyasi Partilerin “Merkez” Anlayışı…
1.05.2024

Siyasi partiler, ideolojik eğilimlerin bir araya geldiği bir kurumdur. Partilerin pozisyonları, zaman içinde değişebilir lakin kuruluş ilkelerinden ayrılarak başka bir yöne (merkeze) gelmeleri nadirdir.

Türkiye'deki siyasi partilerin merkez arayışını ve  anlayışını anlamak için birkaç önemli faktör göz önüne alınabilir.

Türkiye’de siyaset, çeşitli siyasi fikirlerin ve ideolojilerin çatışma ve zaman zamanda bir araya gelerek ittifak kurma alanları olmuştur. Bu nedenle, Türkiye'deki partilerin siyaset anlayışını, merkezde olma iddialarını, tarihî ve kültürel bağlamlar içinde ele almamız gerekir.

- Türkiye'deki siyasi partilerin merkez anlayışını belirleyen faktörlerden biri, toplumun siyasi tercihleri ve talepleridir. Türkiye'nin demografik yapısı ve sosyal dinamikleri, siyasi partilerin politikalarını şekillendirir. Bu da merkez siyasetin ne şekilde tanımlandığına ve hangi politikaların merkezde kabul gördüğüne etki eder.

-Türkiye'deki siyasi partilerin liderlik yapıları ve lider kişilikleri, partinin merkez anlayışını belirlemede önemli bir rol oynar. Liderlerin politik duruşları, retorikleri ve politika yapma tarzları, partinin ideolojisini ve merkez anlayışını şekillendirir.

-Türkiye'deki siyasi partilerin merkez anlayışı, ulusal ve uluslararası siyasi gelişmelerden etkilenir. Ulusal güvenlik, ekonomik istikrar ve dış politika gibi konular, siyasi partilerin politika yapma ve merkez anlayışlarını şekillendirebilir.

Sonuç olarak;

Bugün, Türkiye'deki siyasi partilerin merkez anlayışı partililerin ideolojik duruşları ile çelişmektedir. Bu nedenle, Türkiye'deki siyasi partilerin merkez arayışlarının, çoğu zaman boş olduğunu görüyoruz.

İYİ Parti yeni Genel Başkanı Dervişoğlu’nun sık sık dile getirdiği “biz merkezdeyiz” söyleminin gerçeği yansıtması ve İYİ Parti’nin merkez partiye dönüşebilmesi için, siyasal kimliğinin muğlaklığını çözmesi gerekmektedir. Partinin kamuoyundaki kimlik bulanıklığını berraklaştırması, yeniden merkez sağa oturacak bir kimlik inşa etmesi gerekir.

Çünkü büyük ölçüde partinin MHP’den ayrılanların öncülüğünde kurulması, kişilerin ideolojilerine sadık kalma çabası, partinin merkezde olma iddiasıyla çelişmektedir.

Halbuki demokrasi ve hukukun üstünlüğünü savunmak için önce orada burada olmaya gerek yok. Halka güven vermek, savunduğunuz değerlerin samimi görüntüsüyle, istikrarlı bir siyasi yol izlemek yeterli…

Sağ-sol ayırımı geçmişte kaldığına göre, ihtiyacımız olan merkez, sağ veya sol değil, Türk milletinin menfaatleri,  demokrasi ve demokratik siyasettir.

Benim tanımlamaya çalıştığım siyaset anlayışı, meşruiyetini doğrudan toplumdan, hukuktan, demokrasiden alır.

Kalkınmayı, hukuku, adaleti, serbest piyasayı, üretimi, fikir-inanç-din ve vicdan hürriyetini, toplumsal uzlaşı ve barışı önceler ve de önemser. Diyeceğim o ki, Atatürk gibi düşünün, Türk Milliyetçisi olan bir siyasetçi zaten bu değerlerin savunucusu ve takipçisi olur.

Sağın solun kalmadığı bir ortamda merkez arayışına girmek boşuna zaman kaybı.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap