Bremen mızıkacılarını bilirsiniz
değil mi? Sahiplerinin kendilerine olan kötü tutumundan dolayı evden kaçan bir
eşek, bir köpek, bir kedi ve bir horozun Bremen’e gidip orada müzisyenlik yapma
düşleri ana temadır.
Bizim 6’lı ittifak da böyle! Her
tarafı yolsuzlukla kaplanmış İhvancı, Atatürk düşmanı AKP’nin bilerek yarattığı
ekonomik krize rağmen, Türk milletinden tek başlarına bir türlü yetki alamayan
6 üvey kardeş bir araya gelip, orkestra kurmaya çalışıyor! Fakat yaradılışları
ve dünya görüşleri çok farklı olduğu için bir türlü akort tutturamıyorlar! Biri
do derken, diğeri mi diyeceğine, zart diye ses çıkarıyor! Bir türlü dikiş
tutturamayan 6’lı, patinaj yapıp duruyor!
Kaptan CHP;
Bu bozuk orkestranın şefi CHP’dir.
CHP’nin bu konuda Türk milletine ve kendi seçmenine açıklaması gereken o kadar
çok konu var ki! CHP bunları anlatamaz, insanları ikna edemezse üç-beş oy
devşireyim derken blok halinde oy kaybeder! Bu tavır Erdoğan’a
Cumhurbaşkanlığını ikram etmek demektir. Aynen Ekmelettin, Abdullah Gül olaylarında
olduğu gibi!
Türk ordusuna, AKP-FETÖ-CIA
işbirliğiyle kumpas kuruldu. Vatansever komutanlar sahte delillerle zindana
atıldı, yıllarca tutuklu kaldılar. Yıllar sonra Erdoğan, bu olayların kumpas
olduğunu açıkladı. İlk Ergenekon Davası 2008 Ekim ayında başladı. O dönemde
Başbakan Yardımcısı olan Babacan ve Erdoğan’ın Başdanışmanı olan Davutoğlu, bu
kumpasın düzenleyicileriydi!
Aradan 14 yıl geçti, geldik 2022
yılına. CHP’nin koluna taktığı Babacan ve Davutoğlu hala, Ergenekon Davaları
hakkında suçsuz Türk komutanları suçlayan dil kullanıyor! Bazı liberal
beslemeler ve eski FETÖ’cü şimdi AKP’ci olan Sorosçular; “İnsanın doğruyu
bulması suç mu? Hep sen orada kal mı diyeceğiz? O zaman AKP’den nasıl oy
alacağız?” diyerek örtü görevini yapıyorlar.
İnsanların yanlıştan dönmeleri,
özür dilemeleri elbette olumlu bir davranıştır. İnsanlar kendi özel işlerinde
ve ilişkilerinde böyle yapabilirler! Fakat, siz hem devleti yöneteceksiniz, hem
Türk Ordusunun Komuta Heyetini perişan edeceksiniz, vatansever komutanlara ve ailelerine
kan kusturacaksınız, hayatlarını karartacaksınız, sonra hala aynı fikirde
olduğunuzu ısrarla vurgulayacaksınız ve utanmadan sıkılmadan yüzünüz
kızarmadan, CHP’nin sırtına bineceksiniz! Hadi ya, bi gidin be!
CHP, yaşları 74-90 arasındaki
emekli komutanların zindana atılmalarında da sessiz kalmadı mı? CHP, Türk
Ordusunun Atatürkçü komutanlarından nefret eden bu adamları hangi amaçla
sırtına aldı? Türk milletine açıklamalıdır. Türk ordusu, muvazzaf ve emekli
subay, astsubay, rütbeli askerlerle, aileleriyle, sevenleriyle, akrabalarıyla
milyonlarca oy demektir. Cezaevi kapılarında gözyaşları içinde babalarını
görmek için, saatlerce bekleyen o gençler şimdi birer bilinçli seçmen oldular.
Bunlar, HDP’ye göz kırpan CHP’ye oy verirler mi?
Ya ömrünü vatan hizmetinde,
ülkemizin dört bir köşesinde, dağda, terörle mücadelede harcayan, yaralanan
eşlerini sabırla bekleyen elleri öpülecek komutan eşleri, hapishane kapılarında
beklerken, AKP larvalarıyla kol kola girmiş CHP’ye hayır dua mı edecekler?
Akşener’in Türk Ordusunun şerefli
vatansever, FETÖ’cü olmayan komutanlarını hiç sevmediğini, emekli
amirallerimize “zevzek” demesinden anlıyoruz. Baştan aşağı saçma sapan bir
iftira davası olan 28 Şubat davasında, mahkemeye gidip, yalan ifade vermesinden
biliyoruz. Davutoğlu ve Babacan’a, TSK’yı mı yoksa FETÖ’yü mü, TSK’yı mı yoksa
tarikatları mı daha çok seversin diye sorun, bakın ne yanıt verecekler! Yine bu
iki larvaya sorun bakalım; Milli Andımız okunsun mu? Ne mutlu Türküm diyene
yazılsın mı? Anayasamızın ilk 6 maddesi değiştirilsin mi? Etnik kökene ve dini
inanca göre partiler kurulsun mu?
Adnan Oktar’ın elemanı Gültekin
Uysal’a sorun bakalım: Kaç defa Pensilvanya’ya ziyarete gitti? Sorun bakalım
çocuğa, önder Atatürk gibi mi olmalı, Said-i Nursi gibi mi? Yalnız, dikkatli
cevap versin, sonra, adama beyanatı olan gazeteleri yedirirler…
Sorun bakalım Karamollaoğlu’na:
Sivas’ta 35 canın yakılmasını isteseydi önleyebilir miydi? Sonra da sorun
CHP’ye: Sizin aklınız başınızda mı? Kılıçdaroğlu’na da ayrıca sorun: Hırant’ın
katilleri FETÖ’cü polisler çıktı. Mahkemede ispat edildi ve hüküm verildi.
Katilleri mi beğenmedi, yoksa FETÖ böyle bir şey yapmaz mı demek istedi! Aslı
Aydıntaşbaş- İsmail Saymaz-Nagehan Alçı’ya da sizler adına biz soralım;
“Ehven-i şer” diye Davutoğlu ve Babacan’ı kabullenmemizi istiyorsunuz. Devleti
yönetenler hata-ihanet yaparlarsa onlara af yoktur. Eğer bu larvaları affeder
ve yaptıklarını görmezden gelirseniz, devlette çalışan hiç kimseye “Namusunla
doğru düzgün çalış” diyemezsiniz.
Henüz sizleri tam olarak
kabullenmedik, bırakın ellerinden kan damlayan ve İngiliz tefecilerinin
elemanlarına yağ çekmeyi, sizler DOĞRU’ya gelin, DOĞRU’ya…
Sağlık ve başarı dileklerimle…