Gelin de çıkın işin içerisinden. Eğer ki bizler bu işin içerisinden çıkamıyorsak, KOSGEP’e müracaat edenler işin içerisinden nasıl çıksınlar?

Bangır bangır yayınlar yapıldı.

KOSGEB’e müracaat edenler şu kadar kredi alacaklar diye.

Hadi gidin KOSGEB’e hemen müracaat ediniz diye de bangır bangır bağırıldı.

Duyuruyu duyanlar bir nefeste KOSGEB’in yolunu tuttular.

Gidip müracaatlarını yaptılar.

Hemen belirteyim, ahvali durumunda çizik olan esnafın garantisini de devlet verdi.

Sonuç mu?

Müracaatlar yapıldı. KOSGEB’ten onay alındı. Bankaya gidildi ve bankada iş takılıverdi.

Neden mi?

Banka ahvali durumunda sıkıntı olanlara senin sicillinde şu olay var diyormuş.

Size ne banka kardeş durumunda sıkıntı olanlardan?

Devlet garanti vermiyor mu?

Yoksa siz devletin verdiği garantiye mi güvenmiyorsunuz?

İnsanları bu kadar mağdur etmek size ne kazandıracak?

***

BAKALIM OLACAK MI?

Herkes ters köşe oldu.

Beklentiler farklı yöndeydi.

Neymiş efendim Devlet Bahçeli iktidara destek vermesinin altında başkan yardımcılığı pazarlığı varmış.

İşte açıkladı Sayın Bahçeli: “Başkan yardımcısı olmam.” Şimdi geriye söylenecek ne kaldı?

Bahçeli’nin söylemleri nasılsa kayıtlara girdi.

Bakalım referandum sonucu eğer sandıktan ‘evet’ çıkarsa Bahçeli başkan yardımcısı olacak mı?

***

NEYİNİZ VARSA ASIN

‘Neye inanacağımızı şaşardık kaldık.

Bir taraf “afiş, pankart asamıyoruz” diyor.

Diğer taraf,  “Hayır öyle bir şey yok” diye cevap veriyor.

Kim ne asacaksa assın!

Kim ne yapacaksa yapsın!

Bütün herkes özgürlüklerden bahsetmiyor mu?

Bütün herkes ülkemizde babalar gibi demokrasi işliyor demiyor mu?

Asın kardeşim, neyiniz varsa kurallar ve yasalar çerçevesinde asın.

***

KABUL EDİLİR DEĞİL

‘Ne kadar iyi hatip olursanız olun.

Ne kadar iyi siyasetçiyim derseniz deyin.

Dini konularda konuşuyorken ağzınızdan çıkan her söze dikkat etmelisiniz.

Dini konularda konuşulan bir şeyin altından ne ‘pardon’ deme şansınız var, ne de ‘ben o manada söylememiştim’ diyebilirsiniz.

Çünkü konu hassas!

Türk siyasetinin mihenk taşlarından birisi olan Deniz Baykal’ın anayasada Cumhurbaşkanı’na verilecek yetki konusunda peygamberler üzerinden örneklemesi kabul edilir bir şey değildir.

Açıkladığı gibi farklı anlamda sözü söylemiş ama ne yazık ki söylenen söz başka taraflara gitti.

Her zaman deriz siyasetçiler siyasi argüman kullanırken çok dikkatli olmalıdırlar.

***

GURUR DUYDUK

Hangi partili olursa olsun...

Hangi düşünceye sahip olursa da olsun...

İnsan onları görünce ve onlarla buluşunca gurur duymuyor değil.

Ne de olsa ‘hemşerim’ ve ‘toprağım’ diyorsun.

Ne de olsa ‘bizden ve içimizden’ birisi diyorsun.

İstanbul’un önemli ilçelerini Trabzon ve Karadeniz kökenli belediye başkanları yönetiyor.

Önceki gün Zorlu Grand Otel’de Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kadıköy Belediye Başkanı Aykut Nuhoğlu ve Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ile basın toplantısında buluştuk.

Dedim ya, Trabzonlu ve Karadenizli oluşlarından dolayı hepsiyle gurur duyduk.

***

RÜYA BİTMEYECEK

Nihayet petrol ve doğal gaz çalışmaları Karadeniz Bölgesi’nde başladı.

Barbaros Hayrettin Paşa isimli sismik arama gemisi Samsun’da start verdi.

İnşallah petrol ve gaz araştırması kısa sürede sonlanmaz.

Araştırmalar başlıyor, milleti de bir heyecan sarıyor.

İşte bakın bizde de petrol çıkıyor, bizde de gaz var rüyası başlıyor.

Bir anda yetkililerden bir açıklama geliyor, çalışmalar sonlanmış veya ara verilmiş deniyor.

Ve bir anda petrol ve gaz rüyası bitiveriyor.

Ben şahsen bu rüyanın bitmeyeceği ve zamanla gerçekleşeceğine inananlardanım.