Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Baykal ile 2018-2019 eğitim öğretim yılı öncesi KTÜ’yü her yönüyle
konuştuk. Şehrin merak ettiği konuları sorduğumuz Rektör Baykal, samimi açıklamalarda bulundu.

İkinci Devlet Üniversitesi olan Trabzon Üniversitesi şehre kazandırıldı, bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?

“Trabzon Üniversitesi ben rektörlüğe başlamadan yani 6 sene öncesinden bu şehirde konuşulan bir durumdu. Kurulması yönünde emek sarf edilen bir üniversiteydi, Mayıs ayında kuruldan geçerek onaylandı. Çok fazla tartışıldı, hangi formatta olacak, nereye kurulacak, yeni bir üniversite mi yoksa KTÜ’den ayrılan bir üniversite mi olacak diye. Gelinen noktada KTÜ’nün bir kampüs yapısı var. Bir ana kampüs bir de Fatih Kampüsü diye adlandırdığımız Akçaabat sınırları içinde olan daha küçük boyutlu bir kampüsümüz vardı. Trabzon Üniversitesi, Fatih Kampüsündeki birimleri yani eğitim fakültesini, devlet konservatuvarını, iletişim fakültesini, spor ve beden eğitimi fakültesini ve ilahiyat kampüsü ile Trabzon’un batısındaki iki yüksekokul hariç diğer yüksekokulları bünyesine alarak oluşturuldu.”

Trabzon Üniversitesine, KTÜ’den ayrılan birimlerle değil de yeniden açılan ve kurulan bir üniversite olsaydı şeklinde eleştiriler getirildi, bu eleştirileri nasıl yorumluyorsunuz?

“Bir üniversitenin kurulması öyle kolay bir durum değil. Bir kere fiziki mekanınız arazi ve bina anlamında yeterli olacak ki bir üniversite kurabilesiniz. Trabzon’da fiziki mekan anlamında şehir merkezinde alan olduğu söylenemez. Eleştirilere iki taraflı bakmak lazım. Niçin bölünerek iki üniversite oluşturuldu? Eleştiriler olabilir ama olumlu taraftan bakmak lazım. Hazır bir birim üzerinden üniversiteyi yapılandırmak avantajdır. Tersini düşündüğünüzde ayrı bir mekanda, ayrı bir kimliği olan üniversite daha cazip gelebilir ve daha iyi bir başlangıç diye değerlendirilebilir. Fakat hem ekonomik olarak hem de fiziki açıdan uygunluk söz konusu değildi. Bence bu noktaya çok fazla takılmamak gerekiyor. Sonuçta bir üniversite açıldı ve şimdi yapılması gereken ihtiyaçları gidererek üniversiteyi büyütmektir. Eleştirel bakmak yerine daha fazla ne yapabiliriz anlayışı daha katkı sağlayıcı olur.”

KTÜ’nün Trabzon Üniversitesi’ne ağabeyliği ne olur?

“Bir kere başlangıç katkısını vermiş oldu. Trabzon Üniversitesi’nin ihtiyaç duyduğu akademik kadronun yetişmesinde de katkısı olacaktır. Belli bir alan ayrışması var ama KTÜ yine de her alanda katkı verecektir. KTÜ’nün varlığı bu süreçte avantajdır. Trabzon Üniversitesi de zamanla kendi kimliğini oluşturacak ve KTÜ gibi bir üniversite konumuna gelecektir.”

KTÜ’nün şehirden kopuk olduğu yönünde eleştiriler var, sizce de öyle mi?

“KTÜ’nün şehirle olan bağı hiçbir zaman kopmamıştır. KTÜ’nün şehirden uzak olduğu algısı doğru değildir. Önemli olan şehrin talebinin KTÜ tarafından karşılanıp, karşılanmadığı meselesidir. Hiçbir zaman üniversite eşittir şehir olmaz. Üniversite farklı düşüncelerin, yaşam biçimlerinin, hatta toplumdan farklı olan genç nüfusun olduğu bir yerdir. Bu nedenle şehirle birlikte tam bir entegrasyon düşünemezsiniz. Eğer düşünürseniz üniversite üniversite olmaktan çıkar. Bence önemli olan şehir üniversiteden talep ettiğinde üniversitenin bu talebi yerine getirmesidir. Ve bana göre üniversitemiz bu anlamda şehrin taleplerine karşılık vermektedir. Sosyal branşların Trabzon Üniversitesi’nde yer alması belki şehirle Trabzon Üniversitesi’nin iletişimini daha kolay hale getirir. KTÜ bu bağlamda kendine düşeni yapıyor.”

KTÜ’de gün geçtikçe artan yabancı öğrenci sayısı söz konusu, bu durum nasıl gerçekleşti?

“Bu durum bir anda olmadı. 2012 yılında göreve başladığımda yabancı öğrenci 300-400 civarındaydı. Şuan bin 500 öğrenci civarında. Bir kere kontenjanları artırdık. Bazı branşlarımızı özellikle yabancı öğrenciler çok fazla tercih ediyor. KTÜ bir cazibe merkezi oldu yabancı öğrenciler için. 80 ülkeden KTÜ’de okuyan öğrenci var. Yurt dışında yabancı öğrenciye yönelik yaptığımız sınava talep yaklaşık 3 bin kişi oldu. Öğrenci buradan mutlu ayrıldıkça buraya öğrenci taşıyor. Yabancı öğrenciler Trabzon’da sıkıntı yaşamıyor ve beklentileri karşılanıyor.”

KTÜ, Trabzon için sadece eğitim anlamında değil Tıp Fakültesi ile de önem arz ediyor. Çocuk hastanesi yapımı ve onkoloji yatak sayısının artması şehirde sıkça gündem olan konular, bu konularda neler söylemek istersiniz?

“KTÜ’ye bağlı Tıp Fakültesi sadece Trabzon için değil bölge için önem arz ediyor. Samsun’dan doğuya doğru bölgede referans hastanesi konumunda ve ihtiyaç söz konusu. Bu ihtiyaçlar belli yatırımları yapmanızı gerektiriyor. Öncelikle yoğun bakım ve acil bloğunu ekledik. Yoğun bakımlarımız tamamen dolu ve bölgede yoğun bakım denince ilk planda gidilecek yer gözüyle bakılıyor. Artık yeterli olmamaya başladı. Çocuk hastanesi ihtiyacı ciddi anlamda ortaya çıkmıştı. Hükümetimiz bu anlamda 225 yataklı bir çocuk hastanesine izin verdi ve inşaat başladı. Herhangi bir maddi sıkıntımız yok hatta biran evvel bitirseler de ücretlerini versek. Ama ihale sisteminin getirdiği bazı gecikmeler yaşanıyor.”

OTOPARK, ONKOLOJİ VE ÇOCUK HASTANESİ

“Otopark nedeniyle hem hastalarımız hem personelimiz sıkıntı yaşıyor. Bu konuda da bin 400 araçlık araç otoparkı inşaatımız başladı. İnşaat sahası aynı zamanda otopark sahası da olduğu için orada da bir müdahale söz konusu oldu ve o alanı boşalttık. Bu nedenle hastane civarında otopark sıkıntısı meydana geldi. Vatandaşla birlikte bu sıkıntıyı yaşayacağız ama 1 veya 2 sene sonra bu sıkıntılardan bahsetmeyeceğiz çünkü hizmete girmiş olacak. Bu projeler bittiğinde hizmet açısından önemli gelişmeler olacak. Onkoloji ile ilgili servisimiz sıkıntılı bir servis değil. Onkoloji hastalarının ayakta tedavi aldıkları merkezi çok daha konforlu ve güzel hale getirdik. İhtiyaç söz konusu elbet, çocuk hastanesi açıldığında genişleme olacak.”

Şehir hastanesinin hizmete girmesiyle KTÜ Tıp Fakültesinin yükü azalır mı?

“Şehir hastanesi birçok hizmetin bir arada verildiği bir sağlık kompleksi. Olumsuzluk anlamında Tıp Fakültesi olarak etkilenmeyiz. Yükü hafifletme noktasında ise oluşturacağı akademik kadro bunda etkili olacaktır. Bugünden bir şey söyleyemem. En azından açılanlar üzerinden yorum yaparsak bir yük çekme noktasında önem arz ediyorlar. Hasta tercihi sadece hastaneye göre değildir. Hasta, hastane içindeki hekim yapısına göre tercih eder. Çok lüks bir hastane yapabilirsiniz ama iyi bir hekim çalıştırmadıktan sonra hasta için cazibe alanı olmaz. Şehir hastanesi cazibe merkezi olacak alt yapıyı oluşturursa bizim de yükümüz azalır bu bağlamda. Şehir hastanesi rakibimiz değil, onların varlığı bizi bizim varlığımız onları rahatlatır.”

İnşaatlar nedeniyle mahallelinin de kullandığı yol şuan kullanılamıyor, zaman zaman yol kapatılacak söylemleri çıkıyor, nedir gerçekliği?

“Sıkıntı yok. Üniversite içerisinden geçen yol vatandaş tarafından da kullanılıyor. Otopark inşaatı başlattığımız yerde bu yol mevcut. Yol kapatılacak algısı yanlıştır. İnşaat bittikten sonra yol zaten otoparkın üzerinde geçecek. Yolu oraya katmazsak zaten bin 400 araçlık otoparkın anlamı yok. Bu mecburi bir kapatma çünkü inşaat söz konusu. Yolu ortadan kaldırma gibi düşüncemiz kesinlikle yok.”

2018-2019 eğitim öğretim yılı öncesi öğrencilere hangi mesajları verirsiniz?

“KTÜ onlar için gerçekten bir avantaj. KTÜ’den mezun olduktan sonra onlara dönüşü olumlu oluyor. KTÜ, yapılan cazibe merkezi üniversiteler araştırmasında Türkiye’de 12. sırada yer aldı. Yine yaşanabilir üniversiteler sıralamasında KTÜ çok iyi bir konumda. Öğrenciler KTÜ’den memnun. KTÜ’de okumanın tek maliyeti çalışmak. Çalışan öğrencinin de kazanımı çok fazla oluyor. Hem kampüsümüz hem de kampüs civarı öğrenciler için yaşam alanı olmuş durumda. KTÜ, tercih edilebilecek üniversiteler arasında en iyi konumdadır, öğrencilerimizi bekliyoruz.”

Haber: Meryem AKGÜN